• BIST 9055.34
  • Altın 2295.671
  • Dolar 32.3229
  • Euro 35.1342
  • İzmir 26 °C

Oğuzhan'dan Hatalı Yürüme

Oğuzhan'dan Hatalı Yürüme
ÖZLEM ŞAN OĞUZHAN’DAN HATALI YÜRÜME /ŞENOL GÖK ÜŞENMEDEN YAZDI CHP Aliağa ilçe başkanı Özlem Şan Oğuzhan’ın siyasi kulisleri ile meşhur bir internet sitesinde “ben de adayım” açıklamasını okuduktan sonra irkildim.

ÖZLEM ŞAN OĞUZHAN’DAN HATALI YÜRÜME /ŞENOL GÖK ÜŞENMEDEN YAZDI

CHP Aliağa ilçe başkanı Özlem Şan Oğuzhan’ın siyasi  kulisleri ile meşhur bir internet sitesinde “ben de adayım” açıklamasını okuduktan sonra irkildim.

Kendi kendime “çoğulcu demokrasiye” inanmış birisinin böylesine hatalı yürüme pozisyonunda aldığı pozitif sayıların bile “en büyük hakem olan halkımız” tarafından “sayılmayacağını” bilmesi gerekir diye düşündüm.

Bizim atalarımız, söğüt gölgesinde akan dere kenarında karpuz soğuturken söylediği çok güzel bir tabir vardır; halk dağarcığında unutulmadan günümüze kadar gelmiş bir laf vardır ben sık kullanmasam da altın sözdür. siyasi otoriteler arasında yaygın kullanımlıdır.

“Kılavuzu karga olanın burnu boktan kurtulmaz “

Şimdi diyeceksiniz ki ne oldu da bunu yazma ihtiyacı hissettin ey Şenol gök

Anlatayım efendim 2011 yılının Aralık ayında CHP Aliağa’nın gönüllü basın danışmanlığını yapan belediye taşeron işçisi “Audi” lakaplı  Yağız Oğlan Kudret karakulak tarafından kaleme alındığını sandığım nefis bir basın bülteni geldi. Burada yerimin darlığında kısa bir bölümünü ey halkım ile paylaşayım.

Oğuzhan; “Türkiye çoğulcu demokrasiyi hak ediyor”

Aynı şekilde insan hak ve özgürlükleri gibi ülkede demokrasi anlayışında da ciddi sorunlar olduğunu belirten Özlem Şan Oğuzhan; “Türkiye’de bugün uygulanan demokrasinin adı sandık demokrasisidir. Ülkemizde bugün maalesef ‘çoğunlukçu’ demokrasisi anlayışı vardır.  Oysa çoğunlukçu demokrasi modeli geçtiğimiz yüzyılın anlayışıdır. Demokrasimizin, gerçek demokrasi olabilmesi için artık ‘çoğulcu’ demokrasi anlayışına geçilmelidir. Yani çoğunluğun azınlığa dikte ettiği, hükmettiği, ‘ben çoğunluğun ne istersem yaparım’ dediği değil, azınlığın fikirlerine değer veren, haklarını koruyan bir demokrasi anlayışına ihtiyacımız var olduğu bir gerçektir. Günümüz Türkiye’sine yakışan model çoğulcu demokrasi anlayışıdır.” dedi. Oğuzhan; “Hem insan hak ve özgürlüklerinin hem de demokrasinin gelişmesi anlamında partimiz daha yaşanılabilir, daha güzel bir Türkiye için; bilimden, aydınlıktan, hakikatten, vicdandan, özgürlükten, eşitlikten ve gerçek demokrasiden yana taraf olmaya devam edecektir. Çünkü Cumhuriyet Halk Partisi bunun için vardır.” dedi.

Şimdi bunu okuduktan sonra bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diyesiniz geliyordur.

İKİNCİ BÖLÜM

Özlem şan Oğuzhan’ın yukarıda özlemini çektiği demokrasi modelinin doğru olduğunu kabul etmek zorundayız. Bende hep ÇOĞULCU demokrasilerden yana olmak istemiş ama bir türlü başaramamışımdır. Arada nüans farkının kaçırılmaması için ÇOĞULCU kelimesini büyük harf ile yazacağım.

CHP Aliağa ilçe örgütünün resmi internet  sitesinden edindiğimiz bilgilere göre Özlem Şan Oğuzhan, 2005 yılında CHP İlçe yönetimine seçilmiş ve Mart 2009 yerel seçimleri öncesine dek ilçe sekreterliği görevini yürütmüştür. 2009 yerel seçimleri öncesi İlçe Başkanı Turgut Oğuz’un belediye başkanlığına adaylığı için istifa etmesiyle ilçe başkanlığına getirilmiştir. Mart 2009’da yapılan yerel seçimlerde Aliağa’da CHP’nin yeniden belediye başkanlığını kazanmasının en önemli mimarlarındandır. Ocak 2010 yılında yapılan ilçe kongresinde yeniden ilçe başkanlığına seçilmiştir. Oğuzhan evli ve Adasu adında bir kız çocuğu annesidir.

Ömer Turgut oğuz’un belediye başkanlığına adaylığının hemen sonrasında çoğunluk isteği ile ilçe başkanlığı süreci başlayan Oğuzhan, özlemini çektiği ÇOĞULCU demokrasiyi girdiği hiçbir özgür seçimde yakalamayı başaramadı.

Tıpkı Belediye başkanlığına adaylığını kendine yakışmayan bir yöntem ve hatalı yürüme dediğimiz bir yola çıkışla olduğu gibi Ocak 2010 yılında yapılan CHP Aliağa kongresinde toplam 209 kayıtlı delegeden 151 delege oy kullandı. 10 oyun geçersiz kabul edildiği  ve 13 boş oy kullanılan kongrede TEK ADAY ve çoğunluk iktidarı olan  mevcut  başkan Özlem Şan Oğuzhan 128  geçerli oydan 118 oy alarak güven tazeledi.

Nisan 2012 de yapılan ilçe kongresinde ise ÇOĞULCU demokrasiyi yakalayamayan ve  Çoğunluk Lideri olarak girdiği zorlu ve yıpratıcı seçimlerde Özlem Şan Oğuzhan CHP Aliağa İlçe Kongresi’nde yeniden güven tazeledi.

Seçim sonucunda mevcut Başkan Oğuzhan, geçerli oyun 106’sını alarak yeniden ilçe başkanı seçilirken, Özcan Durmaz 100 oy aldı.

Bana göre uzun süreli delege seçimi, yaşanan gerginlikler, anlamsız ittifaklar ve yaşanan gerginlik içinde geçen kongrede, Sayın Özlem Şan’ın HATALI YÜRÜME SÜRECİNİN BAŞLANGICI ve  ÇOĞULCU demokrasinin başka bahara bırakıldığı dönemin başlama adımı oldu.

Hatırlarsanız Kongrede  Seçimlerin ardından konuşan ÇOĞULCU demokrasi ıskalayan, ne pahasına olursa olsun ilçe başkanı olmak için yanıp tutuşan ve amacına ulaşan Çoğunluk Lideri Oğuzhan, “Bizim ayrışma gibi bir lüksümüz yok. Amacımız CHP’yi iktidar yapmak için yarından itibaren çalışmaya başlamaktır” dediği  hafızalarda yerini koruyor. 

(NAKARAT) Şimdi bunu okuduktan sonra bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diyesiniz geliyordur.

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

Efendim bendeniz Çoğunluk ve ittifak lideri Aliağa ilçe başkanı Özlem Şan Oğuzhan’ı kamuoyu adına “gördüğüm lüzum üzerine BAŞKANLIK ADAYLIĞI SÜRECİ İÇİNDE DAHA VERİMLİ ÇALIŞMALAR YAPMASI İÇİN, TIRMANMA ŞERİDİ  OLARAK GÖRDÜĞÜ İLÇE BAŞKANLIĞI’NDAN İSTİFAYA DAVET” etmeden önce isterseniz  Kısaltılmış  adı  "CHP" olan  Cumhuriyet  Halk Partisi'nin  Çoğulcu ve katılımcı demokrasi değerlerine ve insan haklarına dayanan, gücünü halktan alan, çağdaş demokratik sol bir siyasal kuruluş olan partinin genelde “en son okunan” kongre yönetmeliği ve tüzüğünden aldığım alıntıları paylaşmakta büyük yarar görüyorum

CHP İLÇE BAŞKANI

(Madde-28) İlçe Başkanı, ilçe kongresince gizli oyla seçilir. İlçe çevresinde partinin temsilcisidir. İlçe yönetim kuruluna; ilçe ve belde belediye meclisleri parti gruplarına başkanlık eder.

İlçe başkanı; ilçe yönetim kurulunun, ilçe çevresindeki belediye meclisleri parti gruplarının, ilçe düzeyinde kurulmuş çalışma gruplarının, belde başkanları ve belde yönetim kurullarının, muhtarlık bölgesi görevlileri çalışma gruplarının; Tüzükte belirlenen ve üst kademelerce öngörülen görevleri başarıyla yerine getirmelerini, uyumlu ve verimli çalışmalarını sağlar. Bunun için Tüzük ve yönetmelik kuralları içinde gerekli girişimlerde bulunur. Parti örgütü kamu kuruluşları, meslek odaları ve çeşitli kuruluşlarla, partili üyelerle ve kişilerle yazışma yapar ve ilişki kurar. Belediye çalışmalarında etkinlik ve başarı sağlamak amacıyla, ilçe başkanı, ilçe çevresindeki partili belediye başkanları ile sürekli ilişki içinde olur.

CHP İLÇE YÖNETİM KURULU

(Madde-30)İlçe Yönetim Kurulu, ilçe çevresinde partinin başarısı ve amaçlarının gerçekleştirilmesi için yapılacak çalışmaları düzenlemekle ve yürütmekle yükümlüdür.

Bu amaçla;

A)   Partinin ilkelerini, amaçlarını, Programını, politikalarını ve görüşlerini halka beğendirmek ve benimsetmek için çalışır. Bunlara ve partiye karşı yapılabilecek eleştirileri cevaplandırır.

B)   Tüzük kurallarını, kongrelerin ve üst yönetim birimlerinin kararlarını uygular, vereceği görevleri yapar. İlçe düzeyinde oluşturulan çalışma gruplarının, belde örgütlerinin, muhtarlık bölgesi görevlileri çalışma grupları ile, ilçe çevresindeki belediye meclisleri parti gruplarının çalışmalarını düzenler ve denetler.

C) Başka partilerin çalışmalarını izler.

D)  Partinin üye sayısını ve yandaşlarını çoğaltmak için çalışmalar yapar. Asıl üyeler ve aday üyeler için düzenlenen eğitim çalışmalarını sürdürür, asıl ve aday üyelere görevler verir.

E)  Bütün seçimlerde parti adaylarının kazanmasını sağlamak için gerekli çalışmaları yapar ve yaptırır. Seçim örgütlenmesini yapar. Seçim çalışmalarını denetler. Seçimlerle ilgili yasal görevleri zamanında ve eksiksiz yerine getirir.

F)   İlçe çevresindeki mahalle ve köylerin ekonomik, sosyal ve yöresel sorunlarını inceler. Bunların çözümüne yardımcı olur. Toplumsal amaçlı dernek ve kulüplerle, sendikalarla, yerel basınla ilişkileri sağlıklı tutar, onların sorunları ile ilgilenir. Çözümlerine katkı yapar. Bu kuruluşlarda görevli partilerle işbirliği yaparak, başarılı olmalarına yardımcı olur.

G)   İlçedeki ekonomik, sosyal ve siyasal olaylarla ilgili bilgileri toplayıp değerlendirir ve üst yönetim birimlerine bildirir.

H) Üst yönetim biriminin bilgisi ile ilçe sınırları içinde siyasal, toplumsal ve kültürel nitelikte toplantılar düzenler.

I) Gerekli gördüğü konularda araştırma, inceleme ve değerlendirme yapmak üzere, uzmanların ve üyelerin katılacağı çalışmaları programlayarak gerçekleştirir.

J) Partinin gelir kaynaklarını geliştirmek ve arttırmak için çalışmalar yapar.

K) İl yönetim kurulunun bilgisi ve onayı ile, ilçe ve çevresi içinde, parti çalışmalarını sürdürmek amacıyla bölge çalışma büroları açabilir.

Ne anladık derseniz ilçe başkanı “seçildikten dört ay sonra Belediye başkanlığına adaylığını açıklar” demiyor. İlçe yönetim kuruluda “ ilçe başkanı belediye başkanlığına aday olursa yönetim hep destek tam destek verir” de demiyor.

CHP Aliağa’nın gönüllü basın danışmanlığını yapan, maaş bordrosu  belediye taşeron işçileri tarafından “en çok fotokopisi çekilen kıymetli evrak” kabul edilen, yine aldığı “torpilli maaşı” taşeron işçilerin maaş olarak 2023 hedefleri arasında olan,  “Audi” lakaplı  Yağız Oğlan Kudret karakulak’ın “siyasi telkinleri”  doğrultusunda ve İZSU’ya “seçilmiş kişi” olan  pardon Ozan Kardeşimin de köşe yazıları ile millete “doğru yolu gösterdiği”  siyasi  kulisleri ile meşhur bir internet sitesinde “ben de adayım” açıklamasına neden irkildiğimi yavaş yavaş anlamışınızdır sanırım

(NAKARAT) Şimdi bunu okuduktan sonra bu ne perhiz bu ne lahana turşusu diyesiniz geliyordur. Gelmiyor mu ? O Zaman Devam edelim 

DÖRDÜNCÜ BÖLÜM

basit bir kasaba avukatı iken Mart 2009 yerel seçimleri öncesine dek ilçe sekreterliği görevini yürüten, 2009 yerel seçimleri öncesi İlçe Başkanı Turgut Oğuz’un belediye başkanlığına adaylığı için istifa etmesiyle ilçe başkanlığına GETİRİLEN ve kendi tabiri ile 3 dönem olarak dillendirdiği 3 yıllık çoğunluk iktidarında Özlem Şan Oğuzhan siyaset çizelgesinde  başarı grafiği giderek azalan bir ilçe başkanı profili çiziyor. Hele hele bundan önceki ilk iki döneminde her şey kendisine tepsi içinde sunulduğu için tabiri caiz ise kendisini “darı ambarı”ında gördü.

Oysaki durum öyle değil belediye başkanlığına adaylığını açıkladığı ve benim  HATALI YÜRÜME “ olarak kabul ettiğim bu hareket aslında giderek gerileme döneminde olan Oğuzhan’ın siyaset arenasında giderek dip yapmasına neden olacak. 3 yıl gibi bir sürede “kayıtsız şartsız çoğunluk desteği” ile başardığı çakıl taşlarından arındırılmış siyaset tarlasında yaptığı Qantum Sıçraması, maalesef son hatalı yürümesi, boyunu aşan tavırları ve haddini aşan anlamsız hırsı onun siyasi sonunu getirecektir. Aliağa ilçe başkanı özlem Şan Oğuzhan’ın seçimlere bir ile bir buçuk yıl kala belediye başkanlığını açıklamasının ne kadar yersiz ve ne kadar bölücü ve kendi konumunu zora sokucu bir hareket olduğunu kendisi bizzat yaşayarak öğrenecektir.

İsterseniz Son beş altı ayda neler oldu bir göz atalım. Anlamsız ve Gereksiz bir şekilde uzun bir takvime yayılan delege seçimleri partinin gönüllerde resmen ikiye bölünmesini hızlandırdı. Ardından gelen iki adaylı kongre ise partide gönüllerde oluşan çatlağın kağıt üstünde veya gözle görünür bir şekilde derinleşmesine neden oldu. Sayısal üstünlük ve çoğunluk adayı Özlem şan aslında bence Kongreyi ittifak desteği ile aldığı gün herşeyi kaybettiği günün başlangıcı oldu.

Hatırlarsanız Kongrede  Seçimlerin ardından konuşan ÇOĞULCU demokrasiyi  kazandığı gün ıskalayan, ne pahasına olursa olsun ilçe başkanı olmak için yanıp tutuşan ve amacına ulaşan Çoğunluk Lideri Oğuzhan, “Bizim ayrışma gibi bir lüksümüz yok. Amacımız CHP’yi iktidar yapmak için yarından itibaren çalışmaya başlamaktır. Demişti.

Aslında delege seçimlerinde ve kongre sürecinde yazılması gereken  çok şey gündeme geldi. Ama kardeş kavgasının derinleşmesinden başka bir işe yaramayacak bir çok anekdot yerel medya tarafından görmezden gelindi.

Bir örnek ver derseniz yeni mahalle delege seçimlerinde SANDIK BAŞINDA tartıştığı bir üyesi notlarımdan yanılmıyorsam Ebru Gökduman hanım ile girdiği tartışmada Özlem Şan Oğuzhan’ın görevli polislere bir savcı edası ile çok kızgın bir ifade ile “ALIN BUNU” demesi ve buna benzer yaşanan gerginlikler Özlem Şan Oğuzhan’ın Çoğulculuğu kaybettiği milat olarak kabul edebiliriz.

Girdiği ilk zorlu ve rakipli seçimlerde kazanan ittifak adayı özlem şan Oğuzhan’ın çoğunluk iktidarının ilk gününden itibaren yapması gereken şey ilçe başkanlarının görevi bölümünde yazan olmalıydı. Kongre sürecinde yaşanan gerginlikleri ortadan kaldırmak, yaraları sarmak, kırık kalpleri kazanmak, Partide birlik ve beraberliği hızla inşa etmekti.

Ama başaramadı. Başaramadığı gibi öyle bir uğraşı aklından bile geçirmedi Yine

Başaramadığı gibi, bu sürece müspet yönde yaklaşılacak bütün kapıları da tek tek kapadı. Görünen iki kutuplu ilçe örgütünün oluşmasına seyirci kaldı. Dediğim gibi gönüllerde oluşan çatlağın kağıt üstünde veya gözle görünür bir şekilde derinleşmesine neden oldu.

Üstüne üstlük partinin birlik ve beraberliğini hançerleyecek en olumsuz hareketi siyasi hırslarını ve egolarını yenemediği,bu yarışta burun farkı ile önce koşmak için, İLÇE BAŞKANLIĞINA seçildikten sadece dört ay gibi bir süre sonra Aliağa Belediye başkanlığına adaylığını kendine ve şanına yakışmayan bir şekilde İzmir kökenli bir internet sitesinde iki satırla açıklama HATASINI GÖSTERDİ. (BÖYLE BİTMEZ) (DEVAM EDECEK)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

  • Yorumlar 27
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Diğer Haberler
    Tüm Hakları Saklıdır © 2004 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
    Tel : 0533 557 8894