• BIST 10247.75
  • Altın 2393.909
  • Dolar 32.2484
  • Euro 34.6675
  • İzmir 21 °C

MHP'li Tanrıkulu'ndan ÇED uyarısı

MHP'li Tanrıkulu'ndan ÇED uyarısı
Hasan Eser / Aliağa Haber / Ege Hakimiyet Gazetesi / Demokrat Foça Gazetesi / Günaydın Ege / Alfa Tivi Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu,Çevre ve Şehircilik Bakanlığı genelgesiyle Çevre
AHMET KENAN TANRIKULU'NDAN ÇED UYARISI 
Hasan EserAliağa Haber / Ege Hakimiyet Gazetesi / Demokrat Foça Gazetesi / Günaydın Ege / Alfa Tivi  
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Ahmet Kenan Tanrıkulu,Çevre ve Şehircilik Bakanlığı genelgesiyle Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) yetkisinin 81 il valiliğine devredilmesini TBMM gündemine taşıdı.  MHP'li Tanrıkulu, Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce'nin yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı'na  yazılı soru önergesi verdi.  Ahmet Kenan Tanrıkulu, Bakan Güllüce'ye söz konusu yetki devrinin esas amacını, çevreye verilecek zararların nasıl önleneceğini ve valiliklerde konu ile ilgili yeteri kadar eğitimli personel bulunup bulunmadığını sordu. 
 
Ahmet Kenan Tanrıkulu, İzmir Milletvekili sıfatıyla TBMM'ye verdiği önergeye ilişkin yaptığı yazılı açıklamada şu ifadelere yer verdi: “Her geçen gün çevre felaketlerine yol açabilecek yeni ve örneği başka ülkelerde görülmeyen uygulamalara şahit olmaktayız.Nisan 2013’te mevcut iktidar; ÇED sürecini ilave birtakım muafiyetler getirmek suretiyle Avrupa Birliği’nin ÇED direktifinin gereklilikleriyle tutarlı olmayacak şekilde değiştirmiştir. Bunun sonucu olarak da Karadeniz ve Akdeniz Bölgesi’ndeki nükleer santraller başta olmak üzere mikro ölçekli hidroelektrik santraller, İstanbul’daki üçüncü köprü ve  buna ilave yeni havaalanı dâhil olmak üzere birçok büyük çaplı altyapı projesi ÇED kapsamı dışına çıkarılmıştır.Şimdi ise; Çevre ve Şehircilik Bakanlığı 27 Şubat 2014 tarihli, 20289998-220.99-83 Sayılı 81 il valiliğine göndermiş olduğu genelge ile Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Yönetmeliği’nin 5’inci maddesine istinaden ‘ÇED gereklidir ya da ÇED gerekli değildir’ kararı verme yetkisini valiliklere devretmiş ve bu uygulama 1 Mart 2014 tarihi itibariyle yürürlülüğe girmiştir.Bundan böyle Ekim 2013’te yürürlüğe giren ÇED Yönetmeliği gereğince maden, petrol, doğalgaz, kayagazı veya jeotermal arama projelerine ilişkin “ÇED gereklidir ya da ÇED gerekli değildir” kararı verme yetkisi artık valiliklerde olacaktır.Bakanlığın bugüne kadar ÇED sürecinde yapmakla görevli olduğu; yöre halkının bilgilendirilmesi için yaptığı toplantılar, projeyi inceleyecek inceleme değerlendirme komisyonunun toplanması, nihai kararın halka duyurulması ve Bakanlığın son kararı olmayacaktır. Bunun yerine Valilik; halen kriterleri ve aşamaları belli olmayan bir süreçle ‘ÇED gerekli değildir’ onayı verebilecek ve projelerin çevre katliamına neden olabilecek yönleri tespit edilmeden hayata geçmesine neden olacaktır. Valilikler bilimsel yaklaşımı bulunmayan ‘ÇED gereklidir’ kararı verdiklerinde proje, tekrar Bakanlık bünyesinde değerlendirilecektir. Diğer yandan ÇED sürecinde projeler için tanıtım dosyası ve yer görme zorunluluğu da yine bu genelgeyle kaldırılmış durumdadır. Sadece kesilen ağacın yerine ağaç dikmekle çevreci olduğunu düşünen ve kendisini “en çevreci Hükûmet” diye ilân eden bir iktidarla karşı karşıyayız. Oysa çevresel konularda bilgi edinme ve karar alma sürecine katılım hakkı çevre hakkının vazgeçilmez şartıdır. Bu hakkın sadece gerçek kişiler bakımından değil kişi grupları, sivil toplum kuruluşları ve Anayasanın 56’ncı maddesinin verdiği görev nedeniyle kamu kurumları bakımından da hayata geçirilmesi önem taşımaktadır. Çünkü, kamu kurum ve kuruluşları da görev ve yetki alanları itibarı ile halkın sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşamasını sağlamakla yükümlüdürler.Bu yetki devrinden sonra ülkemizin her alanı gibi İzmir’de de çevresel felaketlerin hız kazanacağını düşünmekteyiz. Tamamen ranta dayalı çevrecilik anlayışı devam ettiği sürece İzmir bu alanda da hem yerelde, hem de genelde zarar görmeye devam edecektir. Güzelim kentimizin rant uğruna heba edilmesine göz yummamalıyız. Bu yüzden bu yetki devrinin İzmir’deki sonuçlarının yakın takipçisi olmaya devam edeceğiz.”
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2004 | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Tel : 0533 557 8894