Gültekin Uysal'dan Çarpıcı Açıklamalar

DEMOKRAT PARTİ GENEL BAŞKANI GÜLTEKİN UYSAL’DAN ÇARPICI AÇIKLAMALAR

Partisinin Denizli İl Kongresi’nde yaptığı konuşan Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal,  hukukta, dini kurumlarda ve üniversitelerde çürümelerin başladığını ve bugün kuvvetler ayrılığının bir kişinin nefsinde toplanmasının kabul edilemez olduğunu söyledi.
 
Tek listeyle girilen ve Aşkın Çelik’in il başkanlığına seçildiği kongrede partililere hitap eden Uysal, 14 yıldan beri AK Parti'nin yanlış politikalarının bedelini milletin ödediğine vurgu yaparak, “Bu kongrede milletin meseleleri, devletin bekasını ilgilendiren konuların yanı sına parti olarak kendi meselelerimizi de konuşmamız gereken bir gündeyiz. Milletimizin ve bölgemizin geleceği şekillendirecek hayati önemdeki gelişmelerin yaşandığı döneme şahitlik ediyoruz." dedi. 
 

ÜLKEMİZDE KIRILMALAR YAŞANIYOR

Genel Başkanı Uysal, satırbaşlarıyla şunları söyledi: Gözümüzün önünde kanlı bir şekilde coğrafyanın sınırlarının değiştiğine şahitlik ediyoruz. Böyle dönemde ülkemizde kırılmalar yaşanmaktadır. Türkiye'nin yeni bir yol haritasına ihtiyacı vardır. Baştan sonra yeni bir heyecan ve adres olacak büyük bir iradeyi hep beraber koymamız gerekiyor.
 
HAMASETLE DEĞİL AKILLA ÇİZİLMİŞ İÇ VE DIŞ POLİTİKAYA İHTİYAÇ VAR

Biliyoruz çok zorluğumuz var. Ama böyle bir dönemde herkes için adalet, herkes için demokrasi diyerek yeni bir yol tarifinin yapılması gerekiyor. Baştan sonra yeni bir heyecan ve adres olacak büyük bir iradeyi hep beraber koymamız gerekiyor. Hamasetle değil akılla çizilmiş iç ve dış politikaya ihtiyaç var. Ülkede nimet ve külfet dengesini eşit bir şekilde bu ülkenin vatandaşlarına paylaştırmak adına demokrasi, hukukla teçhiz edilmiş adil, serbest işleyen piyasaya ihtiyaç vardır.Türkiye'nin öncelikli meseleleri konuşulmuyor. Bunun yerine bir kişinin nefsi duygularıyla inşa ettiği, Türkiye'yi deyim yerindeyse rehin alırcasına bir irade koyduğu, ihtiraslarıyla ateşe sürüklediği Türkiye'nin önceliği olmayan ne kadar mesele varsa onlar konuşuluyor.

KUVVETLER AYRILIĞI BİR KİŞİNİN NEFSİNDE TOPLANMIŞ 
Türkiye'de devletin kurumlarıyla, adaletiyle, manevi kurumlarıyla beraber pek çok çürümenin yaşandığı dönemdeyiz. Bugün kuvvetler ayrılığı bir kişinin nefsinde tonlanmış durumdadır. Bu, kabul edilemez.

 İNSANLARI YOKSULLUĞA MAHKUM EDİP, SADAKA ENSTRÜMANINA DÖNÜŞTÜRDÜLER
 Devletin kaynaklarını insanları yoksulluğa mahkum edip, sadaka enstrümanına dönüştürdüler. Kısa bir süre önce 2016 bütçesi Meclis'ten geçti. Ülkenin yoluna suyuna ayrılan bütçe belliyken, bazı kurumlara ayrılan bütçenin daha fazla olduğunu görüyoruz.

BU NEYİN PARASI?
Türkiye'nin otoyollarına, hava yollarına, demir yollarına ve hastaneler gibi yatırımlara ayrılan pay 54 katrilyon lirayken Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na ayrılan pay 17,5 katrilyon liradır. Bu neyin parası? Bu, yoksulluğa mahkum ederek sadakatini satın almak için icat ettiğiniz sosyal devlet olma hüviyetini aşındırarak, insanın iradesini rehin almak adına ortaya koyduğunuz bütçedir.
 

 BU MESELEDEN TÜRKİYE SAĞLIKLI BİR ŞEKİLDE ÇIKMAZ
Bugün gelin görün ki bir kişi kuvvetler ayrılığını yerle bir etti. Artık bir kişinin nefsinde toplanıp ve önünde eğilir hale gelindi. Bu durumdan vatandaşın kurtulması lazımdır. Bırakın tartışmayı bir takım safsatalarla, hurafelerle beraber süsleyip, paket haline getirip, doğruyu yanlışı ayırt etmeden millete pazarlamaya çalışırsanız, bu meseleden Türkiye sağlıklı bir şekilde çıkmaz. İşte bugün tartıştığımız partili cumhurbaşkanı meselesinin yanında yarın da Yargıtay, Danıştay ve Sayıştay başkanları da partili olur.”